28 Temmuz 2015 Salı

Sorular...



Askerlerin sivilde saldırıya uğraması, askerlerimizin uzun süre izlendiğini, hatta fişlendiğini gösteriyor.

MİT her yere hakim olduğunu söyleyebiliyorsa, bu durumu biliyor demektir.

(MİT Biliyorsa Başbakan ve Cumhurbaşkanı da biliyor demektir)

Sözde Kürdistan olarak gördükleri yerde devleti kabul etmeyenler de, bulundukları bölgeye hakim olduklarını iddia etmiyorlar mı her seferde?

O zaman "the süreç" te askerin namlusuna parmak tıkarken birileri, terör örgütünün bölgedeki "parselleme" ve "hakimiyet" çalışmalarına da uygun alan verdi?

Böylece rahatsız olmadan çalıştılar?

Şimdi de kendilerince misilleme yapıyorlar, aynı dönemde sağladıkları "bilgi akışı" ve "palazlanma" sayesinde.

Ve de başka bir detay;

Bölgeye çok hakim olduğunu sürekli iddia eden, hatta bölgede kendince sözde kurumlar tahsis ettiğini dahi saklama gereği duymayan HDPKKCKYPGH,
askerlerin "anlık hareketlerinden" haberdar olan HDPKKCKYPGH,

Suruç'taki patlamadan habersiz olabilir miydi?

Peki ya bölgedeki "yabancı unsur"lardan?

Hem de kendisine tehdit olan?,
Tabii ki hayır.

Bölgede olan her şey,
MİT'in de, HDP'nin de b-ilgisi dahilinde.

...

***

Suçu, suçluyu ve çözümü arayacaksak, bunları kabul ederek başlamalı işe.
Yoksa hep döneriz başladığımız yere.

Çağdaş BAYRAKTAR
28 Temmuz 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder