28 Haziran 2018 Perşembe

HUKUK VE TERÖR - ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR


AKP terörün siyasi alanı ile mücadele etmek istemiyor. AKP terörü bitirmek de istemiyor.

Çünkü AKP, terörün siyasi ayağını ve varlığını kendi kitlesini diri tutmak için kullanıyor.


Onlara, onları öldürmeyecek şekilde vurdukça hem kitlesini diri tutuyor, hem kitlesini diri tutacak unsur da diri kalıyor.

Eğer teröristler bir vatandaşımızı kendilerince "infaz" ediyorsa, sen terörle işbirliği içinde olduğunu düşündüğün parti liderini aramazsın. Eğer bu kadar açıksa, savcıları göreve çağırırsın, gerekli iddianame hazırlanır ve hukuki süreç başlanır. Ülkede her şeyi yapacak güce sahipsen neden HUKUKİ SÜRECİ başlatmıyorsun?

Çünkü sen terör sempatizanları konuşabilsin, onlara vurabileyim istiyorsun. Onlara da nur topu gibi mağduriyet veriyorsun. Vuran razı, "bölen" razı.

Öte yandan da büyük bir kesimin hoşuna gideceği bir konuda "hukuk dışı" bir tavır takınarak hukuk dışı uygulamalara toplumu alıştırmak, bunu normalleştirmek istiyorsun.

Eğer HDP, PKK ile ilişki halindeyse -ki bu böyle-, o zaman yasal süreç başlat! Elini kolunu bağlayan mı var? Cumhuriyet Savcıları nerede?

Devlet geleneği ve yaklaşımı ile bağdaşmayacak şekilde mafyavari telefonla arayıp tehdit etmek ve bununla övünmek nedir?

Burası Muz Cumhuriyeti mi?

Tabii durumun böyle olduğunu görmeyip hukuku savunmak adı altında CHP'yi HDP'ye doğru itekleme, sahip çıkma tuzağına düşürmek var. Parti yönetimi dünden razı, seçmen bu oyuna gelmemeli. Dikkat!

...

Bu konuyla ilgili olarak hukuki süreç başlatmadan atıp tutana da...

Bu kişilerin en iyi ihtimalle terör örgütü sempatizanlığı suçu işlediği yerde...

Meselenin bu kişiler hakkında hukuki süreç başlatmadan mücadele edilmek olduğunu vurgulamak yerine sadece "hukuksuzluk" tepkisiyle teröre sahip çıkana da prim vermeyin...

Terörle amasız, fakatsız, amansız mücadele...

Ve her durumda sloganda değil gerçek anlamda hak-hukuk-adalet.

İkisinden birisinin eksik olması, en doğruyu bile yanlış yapar.

En haklıyı da haksız.

ADALETSİZ VATAN'SEVERLİK OLUR MU?

İyi Parti ile ilgili olumlu şeyleri de olumsuz şeyleri de yazdık.

Partinin kendisine hiçbir zaman kefil olmamakla birlikte partide milli olan kişilerden bahsettik, bunların büyük kısmı seçilemedi, bunu da aklımıza yazdık, ilk fırsatta da yazılaştıracağız. Birçok konuda eleştireceğimiz gibi.

Bundan bağımsız, İyi Parti'nin seçimdeki en önemli görevlerinden birisi, YCHP'nin bildirgesini ve vekil tercihlerini cezalandırmaktı, bunu da büyük ölçüde başararak Kılıçdaroğlu CHP'sinin daha fazla sorgulanmasını sağladı. Tabii bu "anlam", partinin kendi isteğinden ziyade durumdan rahatsız CHP'lilerin yüklediği anlamdı. (Sonraki süreçte partinin "tek parça" devam etmesi de pek olağan görünmüyor.) Bu sebeple seçmen istediğini aldı bu konuda.

İyi Partili Mehmet Aslan KRT'de programa konuk olmuş. Programda da "AKP iyi bir şey yapacak olduğunda o konuda ülkenin yararınaysa destek oluruz." demiş.

Mehmet Aslan benim çok tasvip ettiğim, düşünsel manada da kendime yakın gördüğüm bir siyasi kişilik değildir. Bu açıklamasında samimi olabilir, derdi başka olabilir. Ama mesele bu değil.

Esas konu şu, Aydınlık bunu "İyi Parti kurucusu: AK Parti MHP'ye muhtaç değil, destek oluruz." diye haber yapmış.

Bunu haber yapan Aydınlık tayfası ve partileri, yıllardır AKP'ye eklemlenmeyi aynı şekilde açıklamıyor mu?

Kendileri değil mi "Savaşan ordu sırtından vurulmaz" diye Hulusi Akar'a sahip çıkıp, onu eleştiren vatanseverleri bile hedefe koyan?

Perinçek ve yönetim anlayışını en tehlikeli kılan şey tam olarak da bu.

Kendileri en doğru ve en vatanseverler. Kendileri için her yol meşru, kendilerinin yaptığı her şey iyi niyetli. Başkalarının yaptığı her şey yanlış, hatta kendileriyle aynı şeyi söyleyen başkalarıysa bile "yanlış", çünkü niyeti başka! Başkalarının yaptığı yanlış, kendileri yaparsa doğru. Hatta yanlış buldukları şeyi yapan kişi kendi partilerine katılırsa, o andan itibaren o kişi de doğru!

Ben, siyasi görüş ayrılığından korkmam ama doğruları yanlışları çıkarların göre eğip büken ve bu konuda adalet anlayışı olmayanlardan korkarım. Bu konuda başta da AKP ve Vatan Partisi gelir. Gerçekten ürkütücü.

Peki kaç Vatan Partili bu durumun farkında?


ÖNEMLİ HATIRLATMA

CHP'yi küresel bir operasyonla işgal eden anlayışa eleştiriyi anlarız, hak da destek de veririz. Ama CHP'yi işgal eden ve dönüştüren YCHP yönetimi üzerinden Atatürk CHP'sini, Altı Ok'u hedef alanlarla, Atatürk ve Kemalizm nefretini bu şekilde açığa çıkaranlarla iki cihanda da kavgamız, mücadelemiz bitmez!

UYARI

Haklı ya da haksız olmalarından bağımsız, Vatan Partisi kitlesinin "üslubu" CHP kitlesini YCHP'ye, CHP kitlesinin üslubu da AKP kitlesini Erdoğan'a, yanlışı savunma psikolojisine itiyor. Tam bir kısır döngü. Kutuplaşmayı bu üsluplarla aşamaz, normalleşmeyi de sağlayamayız. Kutuplaşmanın da kime fayda sağladığı aşikâr...


SON SÖZ
Dün askerleri kumpaslarla zindanlarda çürütüp, teröristleri baş tacı yapmak... Bugün şehit cenazesinde çelenk parçalatmak...

Türk toplumun kutsallarına karşı "saygı"yı hiçbir zaman öğrenemediniz. Çünkü ya gerçekten sevemediniz Türk'e dair hiçbir şeyi, ya da sevgi anlayışınız hastalıklı, rahatsız.

Bir gün Türk töresiyle, bu toprakların değerleriyle en ufak alakası bulunmayan Vahhabi anlayışınız yandaşlarınızla beraber bu coğrafyadan silinecek. Zor olacak ama olacak.

Biz, bugünleri yaşadığımız gibi o günleri de göreceğiz.

Cefasını çekiyoruz, sefasını da süreceğiz.

ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR
28 HAZİRAN 2018

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder