1 Kasım 2015 Pazar

SAHTE MUHALEFET YIKILMADAN HÜKÜMET YIKILMAZ!




Bir seçim daha geride kalıyor.

Yaklaşık 70 yıldır bir gerçek yüzümüze yüzümüze vurdu, fark edilmeyi bekliyor:

Sahte muhalefet yıkılmadan, hükümet yıkılmaz!
7 Haziran seçimlerinden sonra AKP dışındaki partiler, herhangi bir oylamada salt çoğunluk sağlayabiliyordu.

O zaman soralım:

Bir seçmenin sadece bir oy pusulası kullanma hakkı vardır. Eğer o pusulada hata
yaparsa, başka bir pusula kullanılamaz.

PEKİ O ZAMAN NEDEN MİLYONLARCA FAZLADAN PUSULA BASILIYOR?

Bu pusulalara seri numarası verilmesi ile ilgili, SÖZDE MUHALEFET PARTİLERİNİN 5 AYLIK ZAMAN DİLİMİNDE HERHANGİ BİR BAŞVURULARI OLDU MU?

Lafa geldiği zaman, CHP de HDP de, hatta AKP de YENİ ANAYASA diyor. Zorladığında CHP lideri çıkıp "İlk 4 maddeye dokunulmayacak" diyor.

O zaman yine sormak lazım:

O maddeleri çıkardığın zaman geriye kalan maddelerin %90'ı zaten değişti. Değişmeyenlerin içinde öncelikli neler var?

Seçim yasası.

Siyasi parti yasası.

Bunlar, partilerin anti-demokratik hale gelmesini sağlayan, partileri "Genel Başkan çiftlikleri" haline getiren ve de SEÇİM BARAJINI KORUYAN yasalar.

Bu maddelerle ilgili, yaklaşık 5 aylık sürede SÖZDE MUHALİF PARTİLER herhangi bir girişimde, yasa önerisinde bulundu mu?

Bununla ilgili kamuoyu yaratmaya kalktı mı?

Kanunlar gereği YSK'nın kararını bozacak yetkili organ yok. Sadece Anayasa Mahkemesi kararı ile "öneri" sunabiliyor. YSK'nın da buna uymama hakkı doğal olarak var.

Bununla ilgili bir SÖZDE MUHALEFET PARTİLERİ bir açıklama, bir öneri ortaya koydu mu?

İşlerine gelmeyince devletin değerlerine bile saldırabilen bu partiler, YSK konusunda bir açıklama yaptı mı?

(Bu yazı yazılırken YSK sitesini kapattı. Var mı ötesi?)

YSK şuan işgal altında.

Anayasa Mahkemesi işgal altında.

TSK işgal altında.

Yönetenler zaten işgal ordusu.

SÖZDE MUHALEFET PARTİLERİNİN bu durumlarla ilgili tepkisini görebildik mi?

Hayır.

Peki İŞGALe kim susar?

İŞGALDEN MEMNUN OLANLAR.

Ya da İŞGAL GÜÇLERİNDEN OLANLAR.

***

Dört yıl kendi derdine bakıp, sonra bir günde oy vererek vatani görev yaptığını sanıp, istediği sonuç olmadığında da birilerine "vatan haini", birilerine "koyun" deme kolaylığıyla olmuyor o işler.

Bedava peynir sadece fare kapanında vardır.

Ya ruhunu, kalbini koyacaksın ortaya da önce kendi cenahındaki parti ve oluşumlarda "denetleyici" olacaksın, "AKP tehdidi" ile "onaylayıcı" olmak yerine, ya da susup oturacaksın, kimseye de kızmayacaksın.

Eğer ülken için birden fazla "Ulusal tehdit" varsa,

senin ihtiyacın olan şey, "Ulusal/Milli" birliktir.

Ceylan derisi koltuk sinmiş takım elbiseliler değil.

Suçu başkasına atmak çok kolay.

Yukarıdaki maddeleri tekrar oku ve düşün:

Sen ne yaptın?

Sistem içi seçeneklerden birisini ONAYLADIKTAN sonra diğerlerini REDDETMENİN bir anlamı yok.

Sen böyle olduğun için de Genel Başkanlar için bir tehdit yok.

ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR
1 KASIM 2015


(
Partilere yönelik sistem eleştirisi esnasında başka partiler de kendisine pay çıkarmaya kalkmasın lütfen.
Kumpas davaları sırasında ders notlarını "devlet sırrı" diye onaylayarak insanların zindanlara düşmesini sağlayan, tahliye olduktan sonra soluğu cemaat gazetesinde alan kişilerin Genel Başkan Yardımcısı yapılmasını hazmedenler, partiye destek vermekte mani görmeyenler,
Hulusi Akar'dan kahraman yaratılmasını sineye çekenler,
Erdoğan'ın "Ülkede rejim fiilen değişmiştir" açıklamasını sırf cemaate zarar verilmesi adına görmezden gelenleri hala destekleyebilenler,
tutup da başka partileri eleştirmek yerine kendilerine baksınlar, eleştirmeye kendilerinden başlasınlar.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder