6 Mayıs 2018 Pazar

OMURGASIZ SİYASİ ANLAYIŞTA DAKİKA BİR



Birileri çok fazla havaya girdiği için ses çıkarmayalım, susup bekleyelim diyoruz ama öyle saçma sapan açıklamalar yapılıyor ki susacak olsak savunduğumuz değerlere ihanet edecek gibi hissediyoruz.

Türkiye'de 40 yıldır Narko-terör örgütü PKK ile değil de Kürt kökenli yurttaşlarla çatışma varmış.

Bunu söyleyen kim?

CHP'nin birilerine göre "Atatürkçü" başkan adayı Muharrem İnce.

Hem de bunu nereye söylüyor?

BBC Türkçe'ye.

Ne güzel değil mi?

Ve de ne kadar manidar.

Bu kadar kötü bir açıklamadan daha kötü olansa Muharrem İnce'nin Kürt kökenli yurttaşlarla PKK'lı teröristlerin ayrımını yapabileceği halde sırf oy kaygısıyla toplumsal ayrışmaya katkı sunması.

Söylemleriyle emperyalizmin çıkarlarına hizmet etmesi.

Bugün siyasetle uğraşmayacak olsa bizimle aynı masada aynı sözleri söyleyecek kişinin "oryantal" siyaset anlayışı, omurgasızlığı.

BBC'nin bu röportajı manşete taşıma şekli ise gayet net:

"CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce: Kürt meselesini samimiyetle, parlamentoda çözeceğiz."

Aynı röportajda şu cümleyi de kuruyor İnce:

"Bunu bir, samimiyetle çözeceğiz. İki, parlamentoda çözeceğiz. Üç, yalan söylemeyerek çözeceğiz. Dört, cesur adımlarla çözeceğiz."

Keşke "tepeden tırnağa cesaret"ine şimdiden başlasa da biz de bilsek bu "cesur" adımları.

Röportajında siyasetin ilke işinden, yalnız kalınacak olsa da doğru olanın yapılmasından dem vuran İnce; terörün arkasındaki emperyal desteği bilmiyor mu?

Biliyor.

Buna rağmen ilkeli ve doğru olanı yalnız kalma pahasına da olsa söyleme, yapma iddiasında olan Bay "Tepeden tırnağa cesaret", neden bu meseleden bahsederken bu konuda tek kelime edemiyor?

...

Yine değerlerinle, kaygılarınla ve korkularının yarattığı esnekliğin suistimal edilmesi üzerinden sınanıyorsun CHP seçmeni...

Yuttukların ya da yutmadıkların, sustukların ya da susmadıkların, susmayacakların, susmaman gerekenler kendi adayının bazı sözleri söyleyebilme cesaretinde belirleyici unsur olacak.

Lütfen anla artık; çantada keklik seçmen algısı yarattığın sürece kimse senin kırmızı çizgilerini önemsemeyecek.

Adaylık, vekillik durumlarında soluğu BBC, Amerikanın Sesi gibi yayın kuruluşlarında alan, onların düşüncelerine hizmet eden açıklamalar yapmak için sıraya giren siyasetçilerin her partide filizlendiği ve kendini solcu, sosyalist, Atatürkçü olarak pazarlayabildiği yerde biz bundan tam 34 yıl önce aynı BBC Türkçe'ye Uğur Mumcu'nun yaptığı anımsayalım; özlem ve saygıyla:


"Bizde sosyalist oldunuz mu, mutlaka ya Sovyetler'in adamı olacaksın, ya Çin'in adamı olacaksın. Veya kapitalist oldunuz mu, Washington'un, CIA'nın adamı olacaksınız. Bunlar dünyadaki sistemler. Buna yakınlık da duyulabilir, nefret de duyulabilir. Ama bir insan kendi ülkesinin devrimcisi olmalı. Benim görüşüm bu. Ulusal bağımsız sol! Ben sosyalist eğilimliyim, işçi sınıfının, emekçi sınıf ve tabakaların demokratik yollarla iktidara gelmesini istiyorum. Bu görüşümden hiç ama hiç vazgeçmedim. Ama öte yandan da, Türkiye'de, bir, Kürtçülük, iki, silahlı eylemclik, üç, yurt dışına bağımlı sosyalizm, yani benim "kançılarya sosyalizmi" dediğim TKP'cilik... Bunlara da karşı çıkıyorum. Ve Türkiye solunu da, bunların engellediğini sanıyorum."


ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR
6 MAYIS 2018

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder