Güneydoğu'nun en uç şehirlerinden birisinde öğretmenlik yapan kadın bir arkadaşım var.
HDP ve uzantıları çok "barışçıl" olduğu için farkındaysanız şehir ismi bile vermiyorum.
Çünkü daha geçen sene, sadece öğrencilerine Cumhuriyet Bayramını kutlatdığı için masasına dolu kurşun bırakılmıştı.
Çok barışçıl ve özgürlükçü bir tavır değil mi?
Neyse, aradım arkadaşımı ve seçimde orada olup olmayacağını sordum.
Orada olacağını söyleyince de gözlemlerini aktarmasını istediğimde öğretmen arkadaşları ile oy atıp döneceğini söyledi. Durmayacağız hiç dedi.
"Neden?" dedim, yanıtı şu şekildeydi:
"Eğer parti barajı geçemezse silahlarla ineceklermiş"
***
Silahlarla indiğinde görevlilere mi saldırılacak?
Bilinmiyor.
Asker ve Polis mi hedef alınacak?
Bilinmiyor.
Ortalık yakıp, yıkılıp, isyan mı başlayacak?
Bilinmiyor.
Bunların hepsi olabilir mi?
Olabilir.
Olmayabilir mi?
O da olabilir.
***
Bu kadar "bilinmez"lerle dolu bir ortamda birileri nasıl bir makyaj yapıyor HDP'ye?
Bak bu çok iyi biliniyor.
Ve ben şimdi, bu kadar kapalı yazdığım halde bile, arkadaşımı riske ettim mi acaba diye kaygı duyuyorum.
Ben mi fazla kaygılıyım,
birileri mi fazla kaygısız, pervasız, umarsız.
Hangisi?
Çağdaş BAYRAKTAR
5 Haziran 2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder