Şüphesiz ki her şehit haberi yüreğimizi dağlıyor. Ama bazen onların içinde bazıları ile aranızda farklı bir bağ, enerji, çekim oluyor.
En azından bende böyle oluyor.
İşte o şehitlerimizden birisi de benim için Üsteğmen Oğuz Kağan Usta'ydı.
Fotoğrafını gördüğüm an içimden bir şeyler koptu.
Afrin'de şehit oldu. Afrin merkezine girene kadar tam 58 gün ulaşılamadı aziz naaşına.
O 58 günde insanlık düşmanlarının neler yaptığını söylemeyeceğim. Tek söyleyebileceğim, bu melek yüzlü Mustafa Kemal'in askerini tabutuyla defnetmek zorunda kaldık.
2018 yılına girerken kendime söz vermiştim, şartlar ne olursa olsun Ankara'daki şehit cenazelerini kaçırmayacağım diye.
Oğuz Kağan Usta'nın şehit olduğunu duymuştum ama naaşının hain teröristlerce kaçırıldığını bilmiyordum.
Şanstan onun cenaze töreni, benim ameliyatımdan hemen sonraki döneme denk geldi. Ameliyatım ağır geçmişti, kolumda otuzdan fazla dikiş ve iki parça platin vardı. Alçıda olmadığı için bir süre evden çıkmam yasaktı ama şehidimize son görevi yapmama da engel olacak da değildi. En fazla ağrılarım biraz nükseder, iki gün fazladan kıvranırız olur biter. Şehidimizin cansız bedeninin bile ödediği bedelinin yanında bu nedir ki mızmızlanmaktan başka?
İşte dün o Oğuz Kağan Usta Komutanımızın hem doğum günü hem hem de evlilik yıl dönümüydü.
Geç kalmış da olsam, iyi ki doğdun komutanım. Vatan size minnettardır. Senin huzurunda tüm şehitlerimizin de mekanı cennet olsun.
Hakkınızı helal edin demeye de yüzümüz yok...
Ama biliyoruz ki sizin gibi neferler olduğu müddetçe Mustafa Kemal Atatürk bu topraklarda asla yenilmeyecek.
Bazen bizlere rağmen!
ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR
14 TEMMUZ 2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder